Şu an kollarımı hissetmiyorum=) İki saat boyunca aralıksız bowling oynarsak olacağı buydu=) Ama nasıl eğlendik, nasıl eğlendik…
Saat 5.20 de yurdumuzun önünden bir servis gelip bizi aldı, erasmus ofisindeki çalışanlar da “hiiii!” deyip karşıladılar bizi sevimli sevimli=) Nereye gittiğimizi bilmeden gittik, gittik, gittik… Genelde burada nereye gittiğimizi söylemiyorlar, sürpriz yapmak adetten sanırım=)=)
Meğerse sürpriz bowling oynamakmış. Yaklaşık 20 dakikalık yolculuk sonunda anladık, sevindirik olduk=)=) Öncelikle lehçe sınavlarımızın sonuçları açıklandı ve sertifikalar verildi. En yüksek dereceyi alarak koca bir Lehçe-İngilizce sözlük kazandım. Kıh kıh kıh…=) Türk erasmusçular olarak bugüne bugün lehçeyi “kem küm…” şeklinde konuşan insanlarız=) Ne kadar güzel değil mi=)
Sonra başladık oynamaya=) İlk başta hızlı… Yeni hevesiz ya; nasıl atıyoruz topları patır patır=)=) Ardından çoğumuzun gardı düştü. Kalan sağlarla sürdü, gitti oyun=)=) Kahkahalar, hoş sohbetler… Agnieszka’nın sevimli halleri, Anna’nın anaç tavırları…
Böylece bir güzel günün daha sonuna geldik. Zaman hızlı akıyor. Umarım her şeyi olması gerektiği gibi ve hakkını vererek yaşarız burada. Pişmanlıklarımız olmasın, her zaman iyi şeyler olsun hayatımızda. Seviyorum burayı ve küçük erasmus ailemizi=)=)
Tekrar görüşmek üzere.He bir de bugünün fotoları var tabi… =)=)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder