27 Ekim 2012 Cumartesi

TİTANİK BATSA DA; BATMAZ RUBAİYAT BİLİNCİ...

Canların canı dost, gel etme, dinle beni.
Küsme feleğe değmez, yeme kendini;
Çekil, otur gürültüsüz bir köşeye,
Seyret bu hengamede olan biteni.
Ömer Hayyam...

Hakkında okumaktan, izlemekten, araştırmaktan keyif aldığım şüphesiz büyük insan.

Elimde bir zaman makinesi olsa gitmek istediğim binlerce(!) zaman diliminden biridir Ömer Hayyam'ın yaşadığı tarih. Öğrenmek isterdim Hasan Sabbah'ı, Nizamülmülk'ü, Büyük Selçuklu Sultanı Melikşah'ı ve Ömer Hayyam'la aralarındaki gerçek ilişkiyi. Titanik'le beraber sulara gömülen Rubaiyat'ı nasıl yazdığını... Edindiğim bilgilerin ne kadarının deli saçması, ne kadarının gerçek olduğunu bilmek isterdim... 

İnsan çeker çeker de sonra hür olur;
İnci sedef zindanlarda yuğrulur.
Paran pulun yoksa bugün, sağlık olsun:
Bugün boş duran kadeh yarın doludur.
Şimdilik tek emin olduğum şey, yukarıda da görüldüğü gibi Ömer Hayyam'ın tadından yenmeyecek rubaileri...

Bunun dışında mantık, felsefe, matematik ve astronomi gibi konularda bir dahi olan Ömer Hayyam hakkında bildiklerim kitaplarla, filmlerle, kendi araştırmalarımla sınırlanmış durumda... Aralarından seçtiklerimi sizinle paylaşmak isterim.






Mesela bu film... Ömer Hayyam'ın yaşantısını kimi zaman sanatsal bir bakış açısıyla gerçekten uzaklaşarak yansıtmış olsa da Ömer Hayyam sevenlerin izlemesini tavsiye edebilirim. Filmin daha farklı olmasını isterdim ne yalan söyleyeyim; ama ABD yapımı olduğu için 'Buna da şükür' deyip geçtim:)













Ömer Hayyam'la ilgili kitap deyince de Semerkant'ı tek geçerim! Amin Maalouf'a her halukârda kefil olurum zaten. Bir de konu Ömer Hayyam olunca kitabı bir nefeste okuyacağınıza inanıyorum.


Ve yazımı şu sözlerle noktalıyorum. "Bir gün hayatın bitecek ve geriye hayatını en dolu yaşadığın anlar kalacak. Eğer şanslıysan; işte bu anlar, dokunduğun insanların hayatında iz bırakır."

Saygılar:)
















Hiç yorum yok: