5 Temmuz 2012 Perşembe

LA LA LA LA...

Erzurum yolundayım, otobüste...Ve bilin bakalım şu sıralar buralarda hangi mevsim yaşanıyor:) Elbette ki kış:)

Sevimli kahramanlar Bozkurt Ailesi olaraktan bu sene üstüste iki düğünümüz var. Bundan mütevellit düştük yollara. İyi de oldu hani. İstanbul'un yapıştıran(!) nemli sıcağına dayanmaktan bitap düşmüş bünyeler olarak rahat bir nefes almış durumdayız...:)

Ama bu satırları yazmamın bambaşka bir sebebi var aslında. Yan koltukta annesinin kucağında oturan, minik yol arkadaşım bu satırların ilham kaynağı. Şu anda annesi uyuyor. O da at kuyruğu yaptığı saçı sallana sallana camdan bakıyor:) Sevimli mi sevimli:) Bir de özelliği var ki sormayın:) Annesine her derdini hafif bir melodiyle harmanlayıp anlatma yetisine sahip:) Yani bıdı bıdı konuşurken sık sık şarkı söyleme modunda:) "Anne buyası açılmıyooooor aaaçılmıyor" "Anne baba neyyydeee baba la la la la"... gibi:D

Her zamanki gibi... Bir 'çocuk' olduğu için çocuk saflığına imrendim... Bir de bu özelliğiyle mest etti beni, her an ısırabilirim:)


Ben de onun gibi şarkı söyleye söyleye konuşmak istiyorum:):) Bizim bu çocuklardan yaşama sevinci konusunda öğrenecek çooookkk şeyimiz var, çok...:)

Hiç yorum yok: